Abdullah Çatlı, 1 Haziran 1956'da Nevşehir'de doğdu ve 3 Kasım 1996'da Susurluk, Balıkesir'de şüpheli bir trafik kazasında hayatını kaybetti. Çatlı, organize suç örgütü lideri, mafya lideri, derin devlet ajanı ve kontrgerilla mensubu olarak tanınan bir isim. Türkiye'de birçok cinayetten yargılanmış ve 12 Eylül Darbesi'nin ardından yurt dışına kaçtı. Yurt dışında uyuşturucu kaçakçılığı suçlamasıyla yargılanmış, cezaevinden kaçtı. Çatlı'nın yaşamı, suikastlar, yurt dışı bağlantıları ve derin devlet ilişkileriyle dolu.
1977 yılında Ülkü Ocakları Ankara İl Başkanlığı ve Ülkücü Gençlik Derneği Genel Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulunan Çatlı, bu dönemde birçok suçla ilişkilendirildi. 1978'de Hacettepe Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Bedrettin Cömert'in öldürülmesi ve Bahçelievler'de 7 TİP'linin öldürüldüğü katliamın planlayıcısı olarak yargılandı. 12 Eylül Darbesi sonrası yurt dışına kaçan Çatlı, Fransa'da uyuşturucu kaçakçılığı suçlamasıyla hapis cezası aldı. Çatlı'nın adı, Mehmet Ali Ağca'nın Papa suikastı ve ASALA'ya karşı düzenlenen operasyonlarla da anıldı.
Çatlı, 3 Kasım 1996'da Susurluk'ta meydana gelen ve devlet, mafya ve siyaset arasındaki kirli ilişkileri ortaya çıkaran kazada hayatını kaybetti. Kazada dönemin emniyet müdürü Hüseyin Kocadağ ve Gonca Us da yaşamını yitirirken, DYP milletvekili Sedat Edip Bucak sağ kurtuldu. Çatlı'nın ölümüyle ilgili çeşitli komplo teorileri ortaya atıldı; kazanın kasten planlandığı, fren sisteminin bozulduğu ve boynunun kırılarak öldürüldüğü iddiaları gündeme geldi. Nevşehir'de toprağa verilen Çatlı, ölümünden sonra da Türkiye'nin yakın tarihinin en tartışmalı figürlerinden biri olarak anılmaya devam ediyor.