Sinan Ateş, 14 Ağustos 1983 tarihinde, Balıkesir'in Dursunbey ilçesine bağlı Yukarımusalar köyünde dünyaya geldi. Ailesi, milliyetçi çizgide yer alıyordu ve özellikle babası, 12 Eylül dönemindeki siyasi çatışmalarda aktif rol almış bir ülkücüydü. Bu atmosfer, genç Sinan'ın ilerideki siyasi ve ideolojik eğilimlerini etkileyecek önemli bir faktördü.
Eğitim hayatına Bursa'da başladı ve Osmangazi Ahmet Hamdi Gökbayrak Anadolu Öğretmen Lisesi'nden mezun oldu. Ardından, Gazi Üniversitesi'nde Sosyal Bilgiler Öğretmenliği Bölümü'nden lisans derecesini aldı. Akademik yolculuğuna hızla devam ederek aynı üniversitede yüksek lisansını tamamladı ve Sosyal Bilgilerde Tarih Diyagramlarının Kullanım Türlerinin Öğrenci Başarısına Etkisi üzerine bir tez sundu.
Yüksek lisans eğitimini tamamladıktan sonra akademik kariyerine Hacettepe Üniversitesi'nde devam etti. Burada, Cumhuriyet Dönemi'nde Din Politikası ve Din-Siyaset İlişkisi (1946-1960) başlıklı doktora tezini yazarak doktora derecesini aldı. Bu dönemde akademik camiada dikkat çeken bir isim haline geldi ve özellikle Türkiye'nin din-siyaset ilişkileri ve eğitim politikaları konularında önemli makaleler yayınladı.
Siyasi kariyerine de üniversite yıllarında başladı. Ülkü Ocakları'nda çeşitli görevler üstlendi ve Milliyetçi Hareket Partisi Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman'a danışmanlık yaptı. 15 Temmuz Darbe Girişimi'nin ardından kurulan FETÖ Komisyonu'nda başkanlık yapması, siyasi arenada etkili bir figür olduğunu gösterdi.
2019 yılında, Ülkü Ocakları'nın genel başkanlığına atanmasıyla birlikte daha geniş kitlelere ulaşma fırsatı buldu. Ülkü Ocakları'nı çocuk kitapları ve dergiler yayınlayan bir vakfa dönüştürdü ve örgütü çevreci projeler ve tiyatro etkinlikleri gibi faaliyetlerle daha geniş bir yelpazeye yaydı.
Ancak, siyasi kariyerindeki başarılarının yanı sıra tartışmalarla da sık sık gündeme geldi. Özellikle, medyada yer alan polemikler ve siyasi görüş ayrılıkları, onun kamuoyundaki imajını etkiledi.
30 Aralık 2022'de Ankara'da gerçekleşen silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybettiğinde, Türk siyasi ve akademik camiası büyük bir şok yaşadı. Ölümü, siyasi arenada derin yankılar uyandırdı ve özellikle Milliyetçi Hareket Partisi ve Ülkü Ocakları gibi örgütler arasında geniş çaplı spekülasyonlara yol açtı. Sinan Ateş'in ölümü, Türk siyasi sahnesinde büyük bir boşluk yarattı ve onun akademik çalışmaları ile siyasi katkıları hala hatırlanıyor ve tartışılıyor.
